Belki köprü altında bir gün,
kırık bir kalemim,
yırtık bir kağıdım,
bir de şarabım yeterdi bana,
Otururdum yalnızlığımla,
şarkı söylerdim sokak kedileriyle,
Bazen gecenin karanlığında Ay ile sohbete dalar,
Bazen yıldızlarla gökyüzünde raks ederdim
Sonra kelimelerle kendimce bir dünya çizer,
İçindeki en özgür çocuk ben olurdum,
Oynardım gönlümce, sanki hiç büyümeyecekçe
Hiçbir şey istemezdim,
hayattan hiçbir şey…
Verin bana topacımı, bilyelerimi, bir de uçurtmamı
Üstü sizin olsun ey insanoğlu…